Tamer Kıran :"Deniz insana, insanlığa, ülkeye, ekonomiye artı değer katar"
Çırağan Sarayında önceki gün (17 Mart 2018) gerçekleşen Uluslararası Denizcilik Zirvesi kapsamında İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri Deniz Ticaret Odası (İMEAK DTO) Başkanı Metin Kalkavan'ın moderatörlüğünde "Denizciliğin Rotası ve Küresel Trendler" başlıklı bir panel düzenlendi.
Paneldeki konuşmacılardan Kıran Holding Yönetim Kurulu Başkan vekili ve İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkan adayı Tamer Kıran dünyadaki teknolojik gelişmelerin denizcilik üzerine etkileri konusuna değindi.
Teknolojik gelişmelerin hızından hayrete düştüğünü anlatan Tamer Kıran her gün yeni bir kavramla yeni bir gelişmeyle hayretler içinde kaldıklarını belirtti.
"Yerinde üretimin deniz taşımacılığı üzerinde menfi etkilerini pek öngöremiyoruz"
Yerinde üretim modelinin Deniz taşımacılığı üzerindeki etkileri konusuna da değinen Tamer Kıran "Yerinde üretime baktığımızda tüketicinin yanında tüketiciye en yakın yerde üretim. Dolayısı ile hem maliyet. hem de gelişen teknolojinin yardımıyla - Almanya’nın özellikle başı çektiği endüstri dört sıfır ile- tekrar ucuz iş gücünün olduğu ülkelerden alıp, gelişmiş ülkelere geri getirme çabası. Denizcilik üzerindeki etkisi ne olur? İlk başta düşündüğümüzde hemen olumsuz olur gibi düşünüyoruz. Neden? Çünkü gelişmekte olan ülkeler üretecekler ucuz iş gücü ile, gelişmiş ülkeler tüketecekler zenginlikleri ile... Dolayısıyla arada bir lojistik olacak. Biz de Denizcilik olarak o lojistikten faydalanacağız. Peki dünyanın gittiği düzende gelişmekte olan ülkeler dediğimiz Çin, Endonezya, Vietnam, Hindistan da her gün fakirlikten orta gelirliliğe, orta direkten üst gelir grubuna geçen insanların çok yoğun olduğu ekonomilerde acaba bu tutacak mı? Şuanda hala ön görülemeyen bir durumdur. Dolayısıyla bunun denizciliğe etkisini belki konteyner taşımacılığını -yani daha yüksek teknoloji içeren alanları- etkileyebilir ama dökme yük taşımacılığı, sıvı yük taşımacılığı gibi konularda yerinde üretimin deniz taşımacılığı üzerinde menfi etkilerini pek öngöremiyoruz" dedi
"Deniz insana, insanlığa, ülkeye, ekonomiye artı değer katar"
Denizciliğin önemine de değinen Kıran “Sabah ki seansta Sayın Bakanımız sayıları verdi. Denizcilik hava yoluna göre, kara yoluna göre, tren yoluna göre halen daha en ucuz ve tek sefer de en yüksek montanlı nakliyenin yapılabildiği lojistik, hizmet sektörüdür. Bu böyle devam ettiği sürece denizcilikten vazgeçilmesi mümkün değildir.” dedi. Tamer Kıran Denize kıyısı olan ülkelerin denize kıyısı olamayan ülkelere oranla ekonomik ve kültürel alanlarda her zaman daha önde olduğunu, dolayısıyla denizin insana, insanlığa, ülkeye, ekonomiye artı değer kattığını belirtti.
”Denizcilikte rota belli; ileriye doğru gidiyoru ama hedefler karışık."
Tamer Kıran sözlerini şöyle sürdürdü: ”Denizcilikte rota belli; ileriye doğru gidiyoruz ama hedefler karışık. Neden? Çok hızlı gelişmeler oluyor. Çok ayak uydurmak da zorlanılan gelişmeler oluyor. Bunlara ayak uyduranlar kalacaklar. Uyduramayanlar zaten birer birer çekilecekler. Kuru yüke baktığımız da 2017 yılında dünyada 11,5 milyar tona yakın kuru, sıvı, gaz şeklinde yük taşınmış… Mevcut büyüme hızı ile mevcut nüfus artışıyla bunun 2030 yılına kadar 14 buçuk, 15 milyar tonlara geleceği ön görülüyor. Dolayısı ile deniz yoluyla taşınan yük miktarında artış devam ediyor. Fakat problem nedir? Problem arz. Özellikle kuru yükte ve son zamanlarda tankerlerde dizginlenemiyor. En ufak bir piyasa düzelmesinde derhal yeni siparişler devreye giriyor.”
"Çin’e çok dikkat etmemiz gerekiyor"
Çİn'dikkat çeken DTO Başkan Adayı Kıran, Çin’in Mao’nun ölümünden sonra 2-3 yıl bir iktidar mücadelesi yaşadığını, 79 yılından itibaren komünist rejime bambaşka bir bakış açısı getirerek o rejimin yanına liberal ekonomiyi monte etmeye başladığını anlattı.
Tamer Kıran sözlerini şöyle tamamladı: ”Tabi bu monte bir günde değil. Yavaş yavaş. Devlet idari olarak komünist bir yapı. Kabul edecek şekil de bildiğimiz liberal ekonomi tarafına dönmeye başlıyor. 90’lı yılların ortalarından sonra iyice tam yol ileri veriyor. Biraz önce söyledim 2017 yılında 11,5milyar ton yük taşınmış. Bunun 5,5 milyar tonu kuru yük. Bu 5,5 milyar ton kuru yükün de 1,1 milyarını demir cevheri olarak tek başına Çin ithal ediyor. Bunun yanında 2 tür kömürü var, bunun yanında tahıl ürünleri var, kendi ihracatı var. Hiç olmadık bir şekilde hatırlarsınız biz 90’lı yıllarda, yıllarca Türkiye’den Çin’e demir ve demir ürünleri ihraç ederdik. Şu anda gemilerimiz Çin’den demir ve çelik ürünlerini yüklüyor, aklınıza gelebilecek her yere götürüyor. Afrika, Ukrayna, Türkiye, İsrail her tarafa götürüyor. Dolayısı ile Çin denizcilik piyasasının en önemli aktörü. Kuru yük piyasasının kesinlikle en önemli aktörü. Konteynerde ve sıvı yükte belki biraz daha onunla beraber benzer güçte aktörler olabilir, ama kuru yük piyasasının çok önemli aktörüdür. Dolayısı ile orada olan her şey bize direk olarak yansıyor. 2 hafta önce komünist parti başkanının görev süresinin 2 dönemden fazla yapabilmesine imkân sağlayan izin bile bizim gelecekteki durumumuzu konumumuzu etkileyecektir. “