Aksaz Üssü’ne 350 Milyon Avroluk Dev Yatırım
Türkiye, deniz kuvvetleri alanında kaydettiği ilerlemelere bir yenisini daha eklemek üzere önemli bir adım atıyor. Edinilen bilgilere göre Türk Donanması, Aksaz Deniz Üssü’nün altyapısını geliştirmek için 350 milyon avro değerinde bir yatırım planlıyor. Marmaris’te yer alan Aksaz Deniz Üssü, stratejik konumu sayesinde hem Ege hem de Akdeniz’deki faaliyetler için kritik önem taşıyor. Uzmanlar, bu yatırımın Türk Deniz Kuvvetleri’nin bölgesel ve uluslararası deniz operasyonlarındaki etkinliğini önemli ölçüde artıracağını belirtiyor.
Aksaz Deniz Üssü, bugüne dek çeşitli gemi ve deniz platformlarına ev sahipliği yaparak Türkiye’nin mavi vatandaki varlığını güçlendiren önemli bir nokta oldu. Mevcut altyapı, fırkateynler, korvetler ve hücumbotlar gibi çeşitli gemi sınıflarına hizmet verebilecek şekilde tasarlanmış durumda. Ancak son dönemde Türk Donanması envanterine katılan LHD (Landing Helicopter Dock) gemileri, insansız hava araçlarıyla donatılmaya hazırlanan çok maksatlı amfibi hücum gemisi TCG Anadolu ve gelecekte inşa edilmesi planlanan muhtemel uçak gemisi projeleri, daha kapsamlı bir altyapı ihtiyacını gündeme getirdi. Söz konusu 350 milyon avroluk yatırımın bu yeni nesil büyük tonajlı gemileri ağırlayabilecek kapasiteye ulaşmayı hedeflediği ifade ediliyor.
Aksaz’da Geleceğe Yatırım Hamlesi
Savunma kaynakları, yapılacak geniş kapsamlı altyapı iyileştirmelerinin yalnızca yanaşma yerleri veya bakım-onarım tesisleriyle sınırlı olmadığını belirtiyor. Projede yer altı yakıt depolama alanlarının artırılması, modern radar ve izleme sistemlerinin kurulması, gelişmiş ikmal ve lojistik olanaklarının sağlanması da yer alıyor. Aynı zamanda üs bölgesinde yeni personel lojmanlarının, eğitim tesislerinin ve komuta merkezlerinin inşa edilmesi de planlar arasında. Bu sayede hem operasyonel verimlilik hem de personelin eğitim ve yaşam koşulları iyileştirilecek.
Aksaz’daki bu yenilenme projesinin temel motivasyonlarından biri, TCG Anadolu ve gelecekte hizmete girmesi beklenen TCG Trakya gibi büyük çaplı amfibi gemiler ile potansiyel uçak gemisi projelerinin üste sorunsuz biçimde konuşlandırılabilmesini sağlamak. Deniz uzmanları, bu tür gemilerin sadece askeri operasyonlar için değil, insani yardım ve afet yönetimi görevlerinde de kritik roller üstlenebileceğini hatırlatıyor. Özellikle Akdeniz, Ege ve çevre denizlerde meydana gelebilecek olası insani krizlerde, bu büyük gemiler acil yardım, tahliye ve lojistik destek için süratle harekete geçebilecek.
Konuya dair farklı kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Avrupa’da ve farklı bölgelerde LHD tipi gemilerle ilgili altyapı yatırımlarının benzer tutarlarda seyrettiği, bakım ve onarım tesisleriyle liman genişletme çalışmalarının uzun vadede savunma bütçelerine önemli katkılar sunduğu biliniyor. Örneğin İspanya’nın Juan Carlos I gemisi için kullandığı altyapı, Avustralya Donanması’nın Canberra sınıfı gemileri veya Güney Kore’nin Dokdo sınıfı gemileri için yapılan liman yatırımlarıyla kıyaslandığında, Türkiye’nin planlarının da aynı düzeyde bir modernizasyonu hedeflediği görülüyor. Bu da Türk Donanması’nın büyüklük ve kabiliyet bakımından dünya donanmaları arasında kendine daha güçlü bir yer edinme gayretini ortaya koyuyor.
Savunma sanayii çevrelerinde, Aksaz Üssü’nün modernizasyonuyla birlikte Türkiye’nin denizaltı filolarını da kapsayacak bir dizi yenilik yapılacağı öne sürülüyor. Yeni tip denizaltı projeleriyle paralel yürütülecek bu yatırımlar, denizaltıların bakım ve ikmal süreçlerinin daha verimli gerçekleşmesini amaçlıyor. Aynı zamanda, siber savunma ve elektronik harp alanlarında da iyileştirmeler planlandığı, modern üslerde bu tür kabiliyetlerin “olmazsa olmaz” olarak görüldüğü ifade ediliyor.
Resmî makamlardan gelen açıklamalarda, bu büyük ölçekli yatırımın ekonomik getirisinin sadece savunma alanıyla sınırlı kalmayacağı, bölgeye de olumlu yansımalarının olacağı vurgulanıyor. Yeni inşa edilecek tesislerin ve bakım-onarım sahalarının, yerel tedarikçi firmalara iş imkânı sunacağı, böylece Ege ve Akdeniz’deki turizm merkezleriyle birlikte savunma sanayii ekosistemini de canlandıracağı öngörülüyor. Özellikle mühendislik, lojistik ve alt yapı sektörlerinde görev yapan yerel şirketlerin bu projelerle birlikte daha fazla iş hacmine kavuşması bekleniyor.
Son olarak, yatırımın takvimine ilişkin kesin bir bilgi olmasa da 2025 yılı içerisinde temellerin atılması ve birkaç yıl içinde ana tesislerin hizmete girmesi planlanıyor. Böylece Türk Donanması, Aksaz Deniz Üssü’nü uzun vadede hem ulusal çıkarları koruyan hem de uluslararası insani görevlerde etkin rol oynayan çok yönlü bir operasyonel merkez haline getirmeyi hedefliyor. Savunma analistleri, bu hamlenin Türkiye’nin denizlerdeki caydırıcılık gücünü artıracağını ve bölgesel denklemde önemli etkilere sahip olacağını öngörüyor. Bu çerçevede 350 milyon avroluk yatırım, Türk denizcilik tarihinin en kapsamlı ve stratejik hamlelerinden biri olarak değerlendiriliyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: