Bu yıl Yemen'deki Husiler tarafından ticari gemilere yönelik herhangi bir saldırı olmamasına rağmen, gemi sahipleri hâlâ Kızıldeniz’den uzak duruyor ve bu durum Süveyş Kanalı İdaresi’ni endişelendiriyor. Aslında, deniz taşımacılığının en büyük iki sektörü için Kızıldeniz’i pas geçen gemi sayısı bu yıl artmış durumda.
Yatırım bankası Jefferies'in verilerine göre, tanker ve kuru yük segmentlerinde rota değişiklikleri arttı. Kuru yük gemilerinin Kızıldeniz’den sapma oranı 2023’e kıyasla %56’ya yükseldi (2024’te %45’ti). Ham petrol tankerlerinin yön değiştirme oranı %35’ten %48’e, ürün tankerlerinin oranı ise %45’ten %52’ye çıktı.
Konteyner gemileri ise Kızıldeniz’den uzak durmaya devam ediyor; bölgedeki geçişler 2025’te 2023’e kıyasla %90 azaldı. Bu oran 2024’teki rota değişiklikleriyle benzerlik gösteriyor. LNG ve LPG taşıyan gemiler için de durum aynı; kapasitenin sırasıyla %80’i ve %74’ü bu yıl şu ana kadar bölgeden geçiş yapmaktan kaçındı.
ABG Sundal Collier’in verilerine göre, Aden Körfezi’ne gelen gemi sayısı 2023 ortalamasına kıyasla %72 azaldı. Bu durum, Süveyş Kanalı'ndan elde edilen gelirlerin düşmesi nedeniyle Mısır ekonomisini olumsuz etkiliyor.
Banchero Costa Araştırma Başkanı Ralph Leszczynski, Splash’e verdiği demeçte, AIS izleme verilerine göre şu anda Kızıldeniz’den haftalık yaklaşık 200 geminin geçtiğini belirtti. Bu sayı, iki yıl önceki haftalık 500 geçişin hâlâ yarısından az.
Husiler, Salı günü yaptıkları açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’ne insani yardım girişine izin vermesi için verdikleri dört günlük sürenin dolmasının ardından, Kızıldeniz, Arap Denizi ve Bab el-Mendeb Boğazı’ndan İsrail bağlantılı tüm gemilerin geçişini yasakladıklarını duyurdu.
Ancak İngiliz deniz güvenlik şirketi Ambrey, Husilerin açıklamasındaki "İsrail bağlantılı" tanımının belirsiz olduğunu belirtti.
Ambrey, ticari gemilere, Husilerin hedef profiliyle bağlantılarını kontrol etmelerini ve Kızıldeniz ile Aden Körfezi’nden geçiş risklerini yeniden değerlendirmelerini tavsiye etti.
Banchero Costa’dan Leszczynski, “Kızıldeniz’deki durum hâlâ tehlikeli olabilir. Gazze’de ateşkes kırılgan, Suriye’de mezhepsel çatışmalar yeniden alevleniyor ve ABD son haftalarda Gazze ve İran hakkında kışkırtıcı açıklamalar yaptı. Bu nedenle Husilerin saldırılara yeniden başlaması olası görünüyor. Pek çok gemi sahibi hâlâ temkinli davranmayı ve gemilerini ve mürettebatlarını riske atmamayı tercih ediyor,” dedi.
Husilerin Salı günkü duyurusundan bu yana herhangi bir saldırı bildirilmemiş olsa da, İngiltere Deniz Ticaret Operasyonları Ofisi (UKMTO), bölgede birden fazla gemide elektronik parazitlenme yaşandığını ve bunun navigasyon sistemlerini bozduğunu rapor etti. Gemilerin yedekleme yöntemleri kullanmak zorunda kaldığı belirtildi.
2023 sonlarından itibaren 100’den fazla geminin saldırıya uğramasının ardından Husiler, bu yıl İsrail ile Hamas arasında yapılan geçici barış anlaşmasına paralel olarak ticari gemilere yönelik saldırılarını durdurmuştu.
Yetkililer, Kızıldeniz’deki denizcilik krizinin yakın zamanda sona ereceğine dair pek bir işaret görmüyor.
Avrupa Birliği geçen ay, Kızıldeniz’de denizcilik güvenliğini sağlamak amacıyla yürüttüğü EUNAVFOR Aspides operasyonunun görev süresini bir yıl daha uzattığını duyurdu. Operasyon, 28 Şubat 2026’ya kadar devam edecek ve uzatılan süre için 17 milyon Euro (17,8 milyon dolar) bütçe ayrıldı.
Kızıldeniz’in ticari gemi trafiğine ne zaman açılacağı, bu yıl birçok denizcilik şirketinin kâr ve zarar durumunu belirleyecek.
Maersk’in üst yönetimi, Husilerin faaliyetlerinin 2025’te şirketin bilançosunu doğrudan etkileyebileceğini açıkladı. Maersk’in 2025 için faiz ve vergi öncesi kâr (EBIT) tahmini, Kızıldeniz’in yıl ortasında mı yoksa yıl sonunda mı açılacağına bağlı olarak 0 ila 3 milyar dolar arasında değişiyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: