Ülkemizin sektörel en büyük kurumu olan İMEAK Deniz Ticaret Odası, denizci STÖ'ler Deniz Emniyet Derneği ve Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği ile birlikte son dönemde sektörde önemli tartışmalara konu olan Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Hakkında Yönetmelik üzerinde kapsamlı bir değerlendirme yapmak amacıyla güçlerini birleştiriyor. Sektör paydaşları, hukuksal uzmanlar ve ilgili kurum temsilcilerinin davetli olduğu geniş katılımlı bir sempozyum düzenleneceği açıklandı. Programın, denizcilik camiasında ses getirmesi beklenirken aynı zamanda yönetmelik hükümlerinin uygulamadaki yansımalarını, varsa eksik yönlerini ve olası anayasal boyutlarını da irdelemesi hedefleniyor.
Üç Kurum, Tek Hedef: Deniz Emniyeti ve Hukuki Netlik
İMEAK Deniz Ticaret Odası, denizcilik sektörünün ekonomik ve idari tarafını temsil eden en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olma özelliğini taşırken, Deniz Emniyet Derneği yıllardır deniz güvenliğini yükseltmek, can ve mal kayıplarının önüne geçmek amacıyla faaliyet gösteriyor. Öte yandan, Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği de kılavuz kaptanların mesleki haklarını savunmak, mesleki standartları geliştirmek ve deniz kazalarını önleme çalışmalarına katkı sunmak için sektör içinde önemli bir yer tutuyor. Bu üç kurumun bir araya gelmesi, özellikle Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Hakkında Yönetmelik çerçevesinde ortaya çıkan tartışmaların çok yönlü biçimde masaya yatırılacağı anlamına geliyor.
Sempozyum organizasyon komitesi, denizcilik sektörünün ulusal ve uluslararası normlara uygun, emniyetli ve sürdürülebilir şekilde işlemesine katkı sağlamanın temel öncelikleri olduğunu vurguluyor. İlgili yönetmelikte yer alan maddelerin güncel sektörel sorunlara ne derece çözüm ürettiği, “bölgesel hizmet sahası” ve “tekil liman” ayrımları, kabotaj hukuku (özellikle TTK 940 bağlamında Türk gemisi olma şartı) gibi konuların programda ayrıntılı biçimde ele alınacağı belirtildi.
Sempozyumun Amacı ve Gündemi
Yeni Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Hakkında Yönetmelik, resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiği tarihten bu yana, gerek özelleştirme yoluyla liman işleten şirketleri gerekse kılavuzluk-römorkörcülük hizmetlerini fiilen sunan kuruluşları ilgilendiren bir dizi kural getirdi. Söz konusu yönetmelikte, eski yetkilendirmelerin devamına ilişkin geçiş hükümlerinin yeterince açıklanmaması ve hizmet izin süreçlerinde karşılaşılan teknik zorluklar gibi konular gündeme oturmuş durumda. Bu bağlamda sempozyum;
- Yönetmeliğin Uygulamadaki Durumu
- Teknik ve Mali Zorluklar
- Hukuki ve Anayasal Boyutlar
- Mevcut teşkilatların hukuki durumu
- Sektörel Çözüm Önerileri
başlıkları altında uzmanların görüşlerine başvuracak.
Programın iki panel hâlinde düzenlenmesi öngörülüyor. İlk panelde, daha çok teknik ve idari sıkıntılar ile kılavuzluk/römorkörcülük hizmetlerini yürüten kuruluşların yaşadığı pratik zorluklar konuşulacak. İkinci panelde ise hizmetin kamusal yönü, Anayasa Mahkemesi’ne muhtemel başvuru süreçleri, rekabet hukuku ve tekel iddiaları gibi daha geniş hukuki ve anayasal meseleler gündeme gelecek.
Geniş Katılımlı, İki Panelli Düzen
Planlanan sempozyumda her panelde dört konuşmacı yer alacak. İlk panelin, “Yönetmeliğin Uygulama Aşamaları ve Sektörde Yaşanan Zorluklar” üst başlığıyla, liman işletmecilerinin, kılavuz kaptanların, römorkörcülük hizmeti sunan şirketlerin ve idari makamların temsilcilerini buluşturması bekleniyor. Bu oturumda özellikle şu konuların öne çıkacağı belirtiliyor:
- Özelleştirme limanlarında “hizmet izin belgesi” süreçleri,
- Teminat mektubu zorunluluğu ve %60 asgari kriter uygulaması,
- Mevcut teşkilatların İdare ile yaptıkları uzun vadeli sözleşmelerden doğan haklı beklentilerin durumu,
- Türk Bayrağı, mülkiyet ve gemilerin TTK 940’a uygunluğu,
- Kılavuz kaptan yeterlilikleri ve denetim usulleri.
İkinci panel “Anayasal Boyut ve Kamusal Hizmet Niteliği” odaklı olacak. Dernek temsilcilerinin açıklamasına göre, bu oturumda kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin kamu hizmeti olup olmadığı, devletin bu alandan çekilmesi hâlinde yaşanabilecek sorunlar, kamusal payın azaltılmasının anayasal etkileri gibi boyutlar tartışılacak. Ayrıca, yönetmeliğin olası iptal davası ve geçiş hükümlerindeki eksiklikler doğrultusunda sektördeki mağduriyetlerin nasıl giderilebileceği üzerine de görüşler sunulacak. Yurt dışında benzer düzenlemelerde nasıl çözümlerin üretildiği, uluslararası kıyı devleti uygulamaları ve IMO standartları da konu başlıkları arasında.
Sempozyuma Diğer Denizci Dernekler de Davetli
İMEAK Deniz Ticaret Odası, Deniz Emniyet Derneği ve Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği bu sempozyumu ortak şekilde organize ederken, davet listesinin oldukça geniş tutulduğu ifade edildi. Denizcilik eğitimi veren üniversitelerin ilgili fakülteleri, sektörün önde gelen firma temsilcileri, liman başkanlıkları ve diğer sivil toplum örgütleri programa çağrılacak. Ayrıca Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan, hem denetim hem de mevzuat hazırlık süreçlerinde görevli uzmanların katılımı bekleniyor.
Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği yetkilileri, kılavuz kaptanların mevzuat değişiklikleriyle ilgili sıklıkla dile getirdiği “emniyet, yeterli istihdam ve dinlenme süreleri” gibi konuların da mutlaka gündeme getirileceğini belirtiyor. Deniz Emniyet Derneği yöneticileri ise “deniz kazalarının önlenmesi ve riskli manevralarda römorkörcülük desteğinin vazgeçilmezliği” konusunda farkındalık yaratmayı amaçladıklarını ifade ediyor. İMEAK Deniz Ticaret Odası, sektörün bir bütün olarak bu tür yönetmelik değişikliklerinden etkilendiğine dikkat çekerek, ortak akılla tüm paydaşların önerilerini tartışmanın önemine vurgu yapıyor.
Yönetmeliğin Geleceğine Dair Beklentiler
Denizcilik sektöründeki bu tür etkinlikler, yalnızca sorunları dile getirmekle kalmıyor; aynı zamanda mevzuata ve uygulamaya ilişkin yapılabilecek iyileştirmeleri de tartışma fırsatı sunuyor.
Sempozyum düzenleyicileri, sektördeki paydaşların seslerini duyurabilecekleri, sahada yaşanan sıkıntıları ve uyumsuzlukları örnek vakalar üzerinden aktarabilecekleri bir platform oluşturduklarını ifade ediyor. Ayrıca, mevzuat yapıcıların da bu toplantıdan çıkacak sonuç bildirisini dikkate alması umuluyor. Deniz Emniyet Derneği’nin açıklamalarına göre, sempozyum sonunda bir “çözüm önerileri taslağı” hazırlanarak hem bakanlığa hem de ilgili komisyonlara iletilecek.
Tarihi ve Program Detayları
Henüz kesin tarihin duyurulmadığı sempozyumun, 2025 Mart sonu- Nisan Başı gibi gerçekleştirileceği belirtiliyor. Program detayları, panel başkanları ve konuşmacı isimleri netleştiğinde, İMEAK Deniz Ticaret Odası, Deniz Emniyet Derneği ve Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği’nin resmî internet sitelerinde ve sosyal medya hesaplarında paylaşılacak. Katılımın ücretsiz olması ve basının da davetli olduğu bir organizasyon olması bekleniyor.
Organizatörler, sempozyumun yalnızca konuşmacıların değil, dinleyicilerin de söz alabildiği, aktif katılımlı bir formatla ilerleyeceğinin altını çiziyor. Özellikle soru-cevap bölümlerinde, kılavuz kaptanların fiilî sorunlarını, liman işletmecilerinin mevzuat kaynaklı mali yükleri veya acente temsilcilerinin güncel kaygılarını dile getirmesi bekleniyor.
Sektörün Geleceğini Belirleyecek
“Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri Hakkında Yönetmelik” yalnızca hukuki bir düzenleme olmanın ötesinde, ülkemizin deniz taşımacılığı güvenliği, çevre korunması ve lojistik verimliliği açısından stratejik bir alanı belirliyor. Dolayısıyla sempozyum, oldukça geniş yansımaları olan bu yönetmeliği masaya yatırarak hem idari hem de yargı boyutunda nelerin değişebileceğine ışık tutacak. İMEAK Deniz Ticaret Odası, Deniz Emniyet Derneği ve Türk Kılavuz Kaptanlar Derneği’nin işbirliği ise bu önemli konunun bütün yönleriyle ele alınmasına katkıda bulunacak.
Denizcilik sektörünün tüm bileşenleri, sempozyum sonrasında çıkacak sonuçları merakla bekliyor. Karar alıcıların, hukuki süreç içinde seslenen bu ortak platformdan nasıl istifade edecekleri ve yapılması muhtemel düzenlemeler, sektör açısından kilit bir öneme sahip. Büyük katılımlı etkinliklerde olduğu gibi, burada da “ortak akıl” vurgusunun ön plana çıkması, tüm paydaşlar için umut verici bir gelişme olarak görülüyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: