2023'te AB Gemilerinde 12 Kişi Hayatını Kaybetti
2023 yılında, Avrupa Birliği (AB) bayraklı gemilerin karıştığı kazalarda dünya genelinde 12 kişi hayatını kaybetti. Bu kazalar, denizlerde çalışan ve seyahat eden kişilerin karşı karşıya olduğu devam eden riskleri gözler önüne seriyor. Buna ek olarak, AB karasularında AB üyesi olmayan ülkelerin gemilerinin karıştığı kazalarda 8 kişi yaşamını yitirdi. Bu rakamlar, deniz taşımacılığının tüm alanlarında güvenlik standartlarının iyileştirilmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyor.
2019-2023 yılları arasında, AB bayraklı gemilerin karıştığı kazalarda yıllık ortalama 26 kişi hayatını kaybetti. Bu bilgi, deniz güvenliğiyle ilgili olarak yakın zamanda yayınlanan istatistiklerden geliyor ve bu tür kazaların sıklığı ve ciddiyeti hakkında önemli bilgiler sunuyor. Her ne kadar yıllık rakamlar değişkenlik gösterse de, AB bayraklı gemilerdeki güvenlik sorunlarının çözülmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
2023'te AB gemilerinin karıştığı 12 ölümcül kazanın detaylarına bakıldığında, ölümlerin çoğunun Akdeniz'de (7 ölüm) gerçekleştiği görülüyor. Kuzey Denizi'nde 2, Atlas Okyanusu'nda 1 ve dünyanın diğer bölgelerinde 2 ölüm rapor edildi. Bu veriler, risklerin yalnızca belirli bir bölgede değil, dünya genelinde farklı noktalarda da mevcut olduğunu gösteriyor.
Bu trajik olayların yaşandığı gemilerin türleri de önemli ipuçları veriyor. 12 ölümün 5'i, uluslararası ticaretin bel kemiği sayılan yük gemilerinde meydana geldi. Hizmet gemilerinde 3 ölüm, balıkçı gemilerinde, yolcu gemilerinde ve eğlence amaçlı teknelerde ise birer ölüm yaşandı. Bir vakanın gemi türü belirlenemedi. Bu çeşitlilik, güvenlik endişelerinin denizcilik sektörünün tüm segmentlerini kapsadığını gösteriyor.
Kazalarda hayatını kaybedenlerin büyük çoğunluğu gemi mürettebatıydı; 12 ölümden 10'u gemilerde çalışan insanlardı. Yalnızca 2 kişi yolcu olarak hayatını kaybetti. Bu durum, denizcilerin zorlu koşullarda çalışırken karşılaştıkları tehlikelere dikkat çekiyor; özellikle de acil bir durumda yardımın anında sağlanamayacağı uzak bölgelerde.
Bu veriler, deniz güvenliği üzerine yapılan daha geniş bir analizden geliyor ve son yıllardaki eğilimleri ve örüntüleri ortaya koyuyor. Böyle bilgiler, politika yapıcıların, gemi işletmecilerinin ve güvenlik kuruluşlarının, deniz taşımacılığı ve seyahatiyle ilgili riskleri azaltmak için birlikte çalışmasına olanak sağlıyor. Bu kazaların nerede ve nasıl gerçekleştiğini anlamak, gelecekteki trajedileri önlemek için ekipman, eğitim ve müdahale sistemlerinin iyileştirilmesine odaklanmayı mümkün kılıyor.
Küresel ticaret ve seyahat deniz yollarına büyük ölçüde bağlı olmaya devam ettikçe, bu rakamlar deniz kazalarının insan hayatına olan maliyetini hatırlatan üzücü bir uyarı niteliğinde. Akdeniz'den Kuzey Denizi'ne ve ötesine kadar, gemilerin boyutu veya amacı ne olursa olsun, yüksek güvenlik standartlarını korumanın önemi göz ardı edilemez. Bu olaylardan alınan dersler, düzenlemeler ve uygulamaların geliştirilmesini sağlayarak, denizcilik faaliyetlerinde yer alan herkes için daha güvenli koşullar yaratmalıdır.
