Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov ile 31 Ağustos’ta Moskova’da gerçekleştirdiği görüşmenin ardından yaptığı açıklamada Karadeniz Tahıl Anlaşması için Birleşmiş Milletler’in yeni bir öneri üzerinde çalıştığını, yeni sürecin “Rusya’nın talep ve önerilerini anlamaya” odaklanacağını söyledi.
31 Ağustos ve 1 Eylül tarihlerinde ikili çalışmalar yürütmek üzere Moskova’da bulunan Hakan Fidan, ziyaretinin ilk gününde Rus mevkidaşı Lavrov ile bir araya geldi. Toplantının ardından yapılan basın açıklamasında Fidan, görüşmenin ana maddesinin Karadeniz Tahıl Anlaşması olduğunu belirtti.
Fidan, “Karadeniz girişiminin canlandırılması gündemimizin üst sıralarında yer aldı. Girişimin hem küresel gıda güvenliği hem de Karadeniz bölesinin istikrarı açısından kritik rolünü vurguladık,” dedi.
Rusya'nın kendi tahıl ve gübresinin kesintisiz ihracına ilişkin talepleri olduğunu dile getiren Fidan, bunların karşılanmasının öneminin teyit edildiğini aktardı.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sebebiyle Ukrayna kıyılarında rehin kalan tahıllar, küresel gıda krizini tetiklemiş, Birleşmiş Milletler’in kolaylaştırıcılığı ve Türkiye’nin arabuluculuğu ile geçtiğimiz yıl tahıl anlaşmasına imza atılmıştı. Anlaşmanın kendi talepleri ile ilgili kısımlarının karşılanmadığını belirten Rusya, Temmuz’da anlaşmadan geri çekildiğini açıklamış, Ukrayna’da limanlara, tahıl depolarına ve Ukrayna menşeli gemilere yönelik saldırılarını artırmıştı.
Birleşmiş Milletler öneri paketi hazırladı
Dışişleri Bakanı Fidan, Rusya’nın tahıl ve gübresinin kesintisiz ihraç edilmesine yönelik talepleri olduğunu, heyeti ile beraber Rusya’nın taleplerinin “karşılanmasının önemini teyid ettiklerini” belirtti.
Fidan, Türkiye’nin katkılarıyla Birleşmiş Milletler’in yeni bir öneri paketi hazırladığını açıkladı ve “bu paketin girişimin canlandırılması için uygun bir zemin teşkil ettiğini” söyledi.
Paketin detayları ile ilgili gazetecilerden gelen sorulara cevap veren Fidan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve ekibinin taraflarla yoğun temas halinde olduğunu belirtti.
Fidan, “özellikle Rusya’nın pozisyonunu ve taleplerini daha iyi anlamaya çalışan ve karşılamaya çalışan bir süreç var. Daha önceki süreçte ilk uygulama döneminde ortaya çıkan aksaklıkların ve alınan derslerin bu dönemde tekrar etmemesi için neler yapabiliriz daha kalıcı bir tahıl anlaşması nasıl devreye girebilir, bununla ilgili yürütülen çalışmalar var,” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov da Guterres ile Yohannesburg’da bir araya geldiklerini, BM’nin girişiminden haberdar olduklarını söyleyerek Moskova’nın “güvence” beklediğini sözlerine ekledi.
Erdoğan Putin görüşmesinde netleceşecek
Hakan Fidan’ın Dışişleri Bakanı sıfatıyla Rusya’ya gerçekleştirdiği ilk ziyarette Lavrov ile toplantıda olduğu saatlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile 4 Eylül’de Rusya’da bir araya geleceği açıklandı. Soçi’de bir araya gelecek olan Erdoğan ve Putin’in gündeminde tahıl anlaşması başta olmak üzere Ukrayna savaşı ve Suriye olacak.
Görüşme tarihinin belli olmasından bir gün önce 30 Ağustos’da Rusya Dışişleri Bakanlığı, Fidan ile Lavrov’un iki günlük bir çalışma toplantısında bir araya geleceğini duyurmuş, görüşmede Rusya’nın tahıl anlaşmasına alternatif olarak sunduğu önerinin gündeme geleceğini açıklamıştı.
Lavrov’un ofisinden yapılan açıklamaya göre Rusya’nın teklifi, Katar’ın mali desteğiyle Türkiyeye bir milyon ton indirimli Rus tahılının sevkiyatının sağlanmasını içeriyor.
Buna göre bir milyon ton tahıl işlenmek üzere Türk şirketlerine gönderilecek ve daha sonra “ihtiyaç sahibi ülkelere teslim edilecek.”
Rusya Dışişleri Bakanlığı bu projeyi “Karadeniz anlaşmasına en iyi alternatif olarak gördüklerini” açıklamasına eklemişti.
Birleşmiş Milletler’in önerisinin Rusya’nın önerisini içerip içermediği konusunda iki bakan tarafından bir açıklama yapılmazken ayrıntıların Erdoğan ve Putin arasında yapılacak toplantıda belirleneceğinin altı çizildi.
Erdoğan 4 Ağustos’ta açıklamıştı
Bu açıklamadan yaklaşık bir ay önce 4 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı açıklamada Putin’in Ağustos ayı içerisinde Türkiye’ye gelebileceğini, bu görüşmede Rusya’dan gelen tahılın işlenerek Afrika’ya sevkiyatının gündeme geleceğini belirtmişti.
Erdoğan, “Tahıl koridoru konusunda Rusya ile birlikte düşünüyoruz. Rusya’dan gelecek tahılın sevkiyatını yapacağız. Tahılın, Afrika’daki fakir ülkelere gönderilmesi konusunda hemfikiriz” ifadelerini kullanmıştı.
Rusya, tahıl anlaşmasının kendi tarım ve gıda ürünlerinin satışı önünde engelleri kaldırılmadığını, özellikle yaptırımlar sebebiyle ödeme, sigorta ve limanlara erişimin engellendiğini belirterek anlaşmadan çekilmişti. Moskova, ek olarak tahıl arzındaki engellerin en çok Afrika’daki yoksul ülkeleri etkilediğini ancak anlaşma başladığından bu yana söz konusu ülkelere yeterli ürün ulaşmadığını iddia ediyordu.
Dışişleri Bakanlığı açıklamasında Türkiye ile görüşmede Rusya’nın pozisyonunun bir kez daha ifade edileceğini belirterek, “Bu pozisyona göre, anlaşmanın sona ermesinden sonra, Ukrayna’ya giden tüm gemiler, Kiev tarafındaki çatışmaya dahil olan askeri kargoların potansiyel taşıyıcıları olarak kabul edilecektir,” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın önerisinin Ukrayna tahılını içermemesi ve Ukrayna’ya gidecek gemilerin çatışmaya dahil olarak Kabul edileceğinin açıklanması sebebiyle iki taraflı bir anlaşmaya varılma ihtimaline zayıf bakılıyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan geçtiğimiz hafta Ukrayna’da temaslarda bulunmuştu.
Erdoğan’ın Putin ile görüşmesinin ardından G20’de ABD Başkanı Joe Biden ile bir araya gelebileceği de belirtiliyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre ABD alternatif ihracat rotaları bulmaya çalışıyor. BBC Türkçe’deki habere göre isminin gizli kalması şartıyla konuşan ABD’li üst düzey bir yetkili, “Alternatif rotaları desteklemeye çalışıyoruz ve bunlardan en belirgin olanı Tuna rotası” ifadelerini kullandı ve önümüzdeki haftalarda Romanya ve Moldova’dan yetkililerle bir araya gelinebileceğini belirtti.
ABD yetkilisi, Washington’ın Rusya’yı tahıl anlaşmasına geri döndürme çabalarını desteklemek için Türkiye ile birlikte çalıştığını da söyledi ve şunları kaydetti: “Müzakerelere doğrudan dahil değiliz, ancak ekiplerimiz müzakerelerin yeniden başlamasını desteklemek için BM ve Türkiye’yle yakın işbirliği içinde.”