Her biri bembeyaz kurdelalar takmış masmavi dalgaların birbirleriyle, karayele meydan okurcasına yarışıp, ipi göğüsleyen atlet gibi sahilleri kucaklaması körfeze ayrı bir heyecan getiriyor. Alaçatı'da, bizleri gökyüzünün sonsuz derinlikleriyle buluşturan
Her biri bembeyaz kurdelalar takmış masmavi dalgaların birbirleriyle, karayele meydan okurcasına yarışıp, ipi göğüsleyen atlet gibi sahilleri kucaklaması körfeze ayrı bir heyecan getiriyor. Alaçatı'da, bizleri gökyüzünün sonsuz derinlikleriyle buluşturan hırçın rüzgarların dans şöleninde yaşama yeniden, ama çok daha farklı bir anlayış ile başlıyoruz. İncecik, narin bedenleriyle güverteye birer birer düşen Haziran yağmurunun o içimizi ferahlatan sevgi dolu damlacıklarıyla ıslanmanın zevkini çıkarmanın mutluluğu içindeyiz. Alaçatı Marina'da "rüzgarın imparatoru"yla kucaklaşıp,dostluğumuzu Dünya'ya ilan ediyoruz. Körfez dışına doğru yol alırken, arkamızda bıraktığımız bembeyaz köpük yolunda yine dalıp gidiyoruz bilinmezliğin yolculuğundaki düşler denizine.
Güneş, gecelere sığınıp kaybolmadan ufkun çizgisinde, Bozalan Burnundaki fener, çakarlarıyla hazırlanıyordu yeni bir karanlık gecenin nöbetine. Küçük koyun mavilere bürünmüş yüzünde, gecenin görünmezliğine aldırış etmeden uçuşan üç beş martı, belli ki çok yorgun düşmüş bütün gün yiyecek peşinde koşmaktan
Sığ suların kılavuzluğunda Ege açık sularına merhaba diyoruz. Rüzgar, denizle dost olmuş, bize karşı sevecen ve şevkatli. Kıpkırmızı ateşten kor olmuş Güneş, bütün ihtişamı ile ağır ağır bizden uzaklaşıp, Süngükaya adası'ndaki fenerin tepesinden vedaya hazırlanıyor.
Puruvamızda, Sakız Adası'nının Ormos Kalamotis'i ve bizler. İki muhteşem tarihin arasında olmanın zevkini yaşamaya, hissetmeye çalışıyoruz. Bu akşam Ay ortalarda gözükmüyor. Ama teknenin çevresi dalgaların köpükleriyle ışıl ışıl. Bordoya çarpan dalgalar bütün gücüyle yakamozları canlandırıyor. Sanki ışıkların cennetinde yol alıyoruz gibiyiz.
Bu son derece sıcak karanlık seli içinde çıktığımız kısacık Ege turunda unutulmaz anlar yaşadık. Bütün sorunlardan uzak kalabilmenin, bir şeyleri paylaşabilmenin ve hissedibilmenin ne demek olduğunu anlama fırsatını yakaladık. Sevginin denizinde mis gibi kokan beyaz güller gibidir, Alaçatı körfezi'nin renkler diyarı suları. Burada yaşamınıza yeniden rota çizmenin hazırlıklarına hemen başlıyorsunuz. Bütun sorunlardan arınmış, çok daha sağlam ruh yapısına sahip olabilmek için Alaçatı körfezindeki o sihirli gücü hissetmeniz gerekir.
Dalgalarını, gökyüzünün yuttuğu, sakin ve huzurlu bir gece bizlere Posedion tarafından armağan edilmişti. Karanlığın içinde saklanmış gibiyiz. Gece sanki sarhoş olmuş. İlerleyen saatlerde ortaya çıkan Ay, körfezin sularını ışıl ışıl yapıyor. Pervane suyuna takılıp, samanyolu yızdızları gibi uzayıp giden yakamozlar, ardından karanlık gecelere doğru yol alıyor.
Böylesine ender rastlanabilecek bir Haziran akşamında aklımıza, Knidos'un burnundaki tepeden, karanlığa hükmeder gibi meydan okuyup çakarlarını etrafına saçan kartal bakışlı fener geldi. Sahip olduğu bütün güzellikleri hafıza defterimizin sayfalarından önümüze akıverdi. Gökyüzündeki binlerce yıldız Alaçatı körfezi'nin üstünde toplanmış, batan Ay'n yokluğunu fırsat bilircesine aydınlatıyor oraları.
Alaçatı sahillerini binlerce yıldır kucaklayıp seven, kimi zaman da kuduran dalgalarıyla günlerce acımasızca döven Ege'nin tanrısal güçteki suları, sabırsızlıkla yeni günün ilk ışıklarını bekliyor.Bizde uykusuz gözler ile sabahın alaca karanlığına doğru yol alıyoruz. Doğa ve deniz o kadar harika ki hiç birimizde en ufak yorgunluk belirtisi yok. Rüzgar değirmenlerinin kanatları yavaş yavaş kıpırdanmaya başlıyor,sanki bize gösteriş yapar gibi. Marinaya yaklaştıkça, Ege'nin iksirli sularında ayrıcalıklı yaratılmış aşk tanrıçasının efsanelerini hatırlıyoruz. Seninle birlikte yaşamak, varlığını hissetmek ve sana dokunmak, inan ki çok güzel duygular, benim ipek mavisi sıcak yüzlü Ege sularım...