Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri, Kızıldeniz’de Mediterranean Shipping Company'ye (MSC) ait bir gemiyi yaptıkları uyarıların ardından füzelerle hedef aldıklarını bildirdi.

Sözcü ayrıca İsrail’in Elyat şehrini ve Filistin’de işgal edilen bölgeleri insansız hava araçlarıyla vurduklarını söyledi.

MSC’DEN AÇIKLAMA

MSC tarafından yapılan açıklamada Suudi Arabistan’dan çıkıp Pakistan’a gitmek üzere olan geminin vurulduğu doğrulandı. Bölgede bulunan koalisyon güçlerine saldırı hakkında bilgi verildiği belirtilen açıklamada herhangi bir can kaybı veya yaralanma olmadığı, mürettebatın güvende olduğu kaydedildi.

KÜRESEL TİCARET TEHDİT ALTINDA

Husilerin saldırıları, Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayarak Avrupa ile Asya arasındaki en kısa rotayı sunan ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12'sinin yapıldığı Süveyş Kanalı'ndan geçişleri tehlikeye atıyor.

Lojistik şirketleri, yüzlerce geminin rotasını Husilerin tehditlerinden dolayı farklı yönlere çevirdi. Bazı Avrupalı şirketler de bölgeden geçmesi istenen gemiler için ek ücret uygulanacağını duyurdu.

KIZILDENİZ’DEKİ SALDIRILAR

Yemen'deki Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, 14 Kasım'daki televizyon konuşmasında, Kızıldeniz'de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu. Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri de 19 Kasım'da X sosyal medya hesabından, İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki olarak İsrail bandıralı her türlü gemiyi hedef alacaklarını duyurmuştu.

Ardından Husiler, Babu'l Mendep Boğazı'nda "Unity Explorer" ve "Number Nine" adlı iki İsrail gemisine İHA ve füze saldırısı düzenlemişti.

Beş Ülke Rus Hibrit Savaşına Karşı Uyarıda Bulundu Beş Ülke Rus Hibrit Savaşına Karşı Uyarıda Bulundu

CENTCOM ise 4 Aralık'ta X sosyal medya platformundan, Kızıldeniz'in güneyindeki uluslararası kara sularında 3 ticari gemiye 4 saldırı düzenlendiğini açıklamıştı.

Bölgede güvenlik durumunun kötüleşmesinin ardından dünyanın en büyük konteyner şirketi İtalyan-İsviçre ortaklı Mediterranean Shipping Company (MSC), Maersk, Alman taşımacılık şirketi Hapag-Lloyd, Fransız gemicilik şirketi CMA CGM ve İngiliz enerji şirketi BP Kızıldeniz'deki tüm seferlerini askıya almıştı.

Daha sonra Maersk, gemilerinin rotasını Babu'l Mendeb Boğazı yerine Ümit Burnu'na yönlendirerek, uzun yolculuğun getirdiği ekstra maliyetleri karşılamak için ek taşıma ücretleri açıklamıştı.

Husilerin saldırıları, Akdeniz'i Kızıldeniz'e bağlayarak Avrupa ile Asya arasındaki en kısa rotayı sunan ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12'sinin yapıldığı Süveyş Kanalı'ndan geçişleri tehlikeye atıyordu.

Kızıldeniz'de ticari gemilerin uğradığı saldırılar ve şirketlerin peş peşe aldığı kararlar, küresel ekonomide yeni bir "tedarik zinciri krizinin" başlayacağına ilişkin endişeleri artırmıştı.

ABD yönetimi, 6 Aralık'ta Yemen’deki Husi güçlerinin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı uluslararası "Deniz Görev Gücü" kurulması için görüşmeler yaptıklarını bildirmiş, 18 Aralık'ta "Refah Muhafızı Operasyonu (OPG)" adında çok uluslu bir misyonun oluşturulduğunu duyurmuştu.

Editör: Nermin İstikbal