Türkiye ve Suriye Arasında Deniz Yetki Alanları Anlaşması Gündemde
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye ile Suriye arasında deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına yönelik bir anlaşma imzalanacağını duyurdu. Bu açıklama, Doğu Akdeniz'deki jeopolitik dengeleri etkileme potansiyeline sahip önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Bakan Uraloğlu'nun Açıklamaları
Anadolu Yayıncılar Federasyonu'nun programında konuşan Bakan Uraloğlu, Suriye'de hava, demir yolu, kara yolları ve iletişim hizmetlerini içeren acil eylem planı üzerinde çalıştıklarını belirtti. Havalimanlarının aktif hale getirileceğini ifade eden Uraloğlu, deniz yetki alanları anlaşmasının da gündemde olduğunu söyledi.
Doğu Akdeniz'deki Stratejik Önemi
Doğu Akdeniz, zengin hidrokarbon kaynakları ve stratejik konumu nedeniyle uluslararası siyasetin odak noktalarından biri. Türkiye'nin daha önce Libya ile imzaladığı deniz yetki alanları anlaşması, bölgedeki dengeleri değiştirmişti. Benzer bir anlaşmanın Suriye ile de yapılması, Türkiye'nin bölgedeki etkinliğini artırabilir.
Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Tepkileri
Türkiye ile Suriye arasında olası bir deniz yetki alanı anlaşması, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde endişelere yol açtı. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis, Avrupa Birliği'ni bu konuda bilgilendirdiklerini açıkladı. Miçotakis, Türkiye ile Libya arasında 2019'da imzalanan anlaşmayı hatırlatarak, benzer bir durumun yaşanabileceğini ifade etti.
Türkiye'nin Bölgedeki Rolü
Suriye'de yaşanan siyasi değişimlerin ardından Türkiye, bölgenin yeniden inşasında kritik bir rol üstleniyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Suriye'de ulaşım ve haberleşme alanlarında eylem planları hazırladıklarını belirtti. Ayrıca, Türkiye'nin Suriye'ye elektrik sağlamak için Birecik-Halep hattını onardığı ve tam kapasiteyle çalıştığında yaklaşık 150 bin haneye elektrik verileceği bildirildi.
Sonuç ve Değerlendirme
Türkiye ile Suriye arasında deniz yetki alanları anlaşmasının imzalanması, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının paylaşımı ve deniz yetki alanlarının belirlenmesi açısından önemli bir adım olabilir. Bu gelişme, bölgedeki diğer aktörlerin politikalarını da etkileyebilir ve yeni diplomatik süreçleri tetikleyebilir.
