GMO 46.Dönemde “Projeler Yarışsın, Ülke Kazansın!”
Gemi mühendisliği mesleği; gerek ağır ve çok disiplinli eğitim-öğrenim müfredatı ve gerekse ileri düzey kompleks mühendislik uygulamalarını içeren yapısıyla dünyanın en zor mühendislik dallarından biri olarak kabul ediliyor.
Gemi mühendisleri; askeri ve sivil ticari gemi, su aracı ve deniz yapılarının, kısaca denizde yüzen bütün yapıların, tasarım, inşaat ve onarımından sorumlu profesyonel mühendisler olarak zor ve fakat özel ve seçkin bir mesleğe mensuplar.
Dünya çapında gemi mühendisleri, 1893 yılında kurulan "The Society of Naval Architects and Marine Engineers (SNAME)” çatısı altında toplanmış olup günümüzde 85 ülkeden 6 binden fazla üyesi mevcut.
Ülkemizde ise gemi mühendislerini aynı çatı altında toplayan meslek örgütü Gemi Mühendisleri Odası (GMO) ve günümüzde 3 binden fazla üyesi bulunuyor.
GMO’nun pek bilinmeyen bir diğer özelliği de Türkiye'de kurulan ilk mühendislik meslek odası olması. GMO; 1954 yılında Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu'nun yürürlüğe girmesinin ardından “Türk Gemi Mühendisleri Cemiyeti” tarafından kurulmuş…
GMO’nun asli amaç ve fonksiyonları, daha ziyade özel sektördeki gemi dizayn ve inşa faaliyetlerinin mesleki denetimi yönünde ağır basıyor gibi görünse de;
Ana Yönetmeliğinin 6. maddesinde yer alan resmi amaçlara bakılınca en başta “Kamunun ve ülkenin çıkarlarının sağlanmasında, ülkenin gemi mühendisliği hizmeti kapsamına giren bütün alanlarda kalkınmasında, mesleğin gelişmesinde, üyelerinin meslek onurları ile hak ve yetkilerinin korunmasında gerekli gördüğü tüm girişim ve etkinliklerde bulunmak” geliyor.
Bununla birlikte “Deniz ulaştırma hizmetlerinde ulusal çıkarları en yüksek düzeye ulaştıracak yönde inceleme ve araştırmalar yaparak bu konuda ulusal bir politika saptanmasına yardımcı olmak; buna paralel olarak gemi yapım sanayiinin de ulusal bir politikaya kavuşturulması yönünde Bakanlık ve ilgili kuruluşlara önerilerde bulunmak” gibi amaçları da bulunuyor.
***
Anayasamızın 135.maddesinde “Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları” ile ilgili şu hükümler yer alıyor:
“…Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlâkını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzelkişilikleridir. Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadî teşebbüslerinde aslî ve sürekli görevlerde çalışanların meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti aranmaz...”
GMO da söz konusu Anayasanın 135.maddesi çerçevesinde kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olup, Yönetim, Denetim ve Onur (Disiplin) kurulları 2 yılda bir seçimle belirleniyor.
46. Dönem (Çoğunluksuz) Genel Kurul ve Seçimler ise 24-25 Mart 2018 tarihlerinde yapılacak. (Detaylı bilgi için bkz. https://www.gmo.org.tr/haberler/tmmob-gemi-muhendisleri-odasi-46olagan-genel-kurul-duyurusu)
Tabii ki ben de, 2004’ten beri 14 Yıllık Asil Üyesi, 38. Dönem Çanakkale İrtibat Bürosu, 43. - 44. ve 45. Dönemlerde Ankara Temsilcisi, son 10 yılda Ar-Ge, Bilimsel ve Teknik Etkinlikler, Örgütlenme ve Özlük Hakları, İş Sağlığı ve Güvenliği, Yerlileştirme, Bilirkişilik vb. pek çok mesleki komisyonların üyesi ve halen GMO Ankara Temsilciliği Danışma Kurulu Üyesi olarak, 46. Dönem Genel Kurul ve Seçimlere katılmayı düşünüyorum.
Ve şimdiden GMO’nun 46. dönem Genel Kurulunun ve Seçimlerinin ülkemize ve gemi mühendisliği camiasına hayırlı olmasını diliyorum.
***
Kamu politikaları ve mevzuatının, hem sektörler hem de çalışanlar üzerinde doğrudan ve dolaylı etkileri olduğu bir gerçektir.
Hasbelkader bizler, işimiz ve şahsi ilgimiz gereği dünyadaki gelişmeleri, kamu politika belgelerini ve mevzuatı yakından takip etmekteyiz.
Son yıllarda GMO’nun Gemi Mühendisliği Haftası Etkinlikleri kapsamında konuşmacı olarak katıldığım panellerde ve çeşitli seminerlerde, devletin politika ve strateji belgeleri ile kendine özgü bir dili olduğunu; özel ve sivil toplum kuruluşları tarafından kolayca hayata geçirilebilecek çok yararlı projelerin dahi kamu/diplomasi dilinin yeterince bilinmemesi ve talep edilenin doğru anlatılamaması nedeniyle daha fikir aşamasında kadük hale gelebildiğinden bahsetmiştim.
İnsan iletişiminde de durum benzerdir aslında; bazen neyi anlattığınızdan çok, nasıl anlattığınız (yani yöntem) daha fazla önem kazanır.
Şahsen bir GMO üyesi olarak 46. dönemden beklentim;
Kimsenin kimseyi ötekileştirmediği, dışlamadığı, birlik-beraberlik içerisinde “kamunun ve ülkenin çıkarlarının sağlanmasında, ülkenin gemi mühendisliği hizmeti kapsamına giren bütün alanlarda kalkınmasında, mesleğin gelişmesinde, üyelerinin meslek onurları ile hak ve yetkilerinin korunmasını sağlamak” ortak amacı etrafında toplanarak, beraberce mesleğin ve meslektaşların sorunlarının çözümü ve geleceğine katkı sağlayacak dişe dokunur büyük projeler geliştirilmesi ve hayata geçirilebilmesidir.
Bunun için; “Projeler Yarışsın, Ülke Kazansın!” diyoruz.
Son söz olarak şunu da eklemeden geçmek istemiyorum;
Hâlihazırda Gemi Mühendisi bir Başbakanımız ve bir Denizcilik Bakanımız var. Denizci bir Milli Eğitim Bakanımız var. Peki, gemi ve denizcilikle ilgili meslek kuruluşları, ne denli etkin projeler üreterek destek istemek için karşılarına çıkabildik, çıkıyoruz? Lütfen bunu da bir düşünelim.
***
Tekraren, GMO’nun 46. dönem Genel Kurulunun ve Seçimlerinin ülkemize ve gemi mühendisliği camiasına hayırlı olmasını şimdiden temenni ediyorum.
Sevgi, saygı ve esenlik dileklerimle…
Fatih YILMAZ
Gemi İnşaatı ve Gemi Mak. Müh.
GMO Üyesi, Temsilciliği Danışma Kurulu Üyesi