AIS Klas B Nedir? Kimlere, Ne Zaman Zorunlu Oluyor?Bugünlerde özellikle küçük ticari teknelerde bir AIS telaşı yaşanmakta. Zorunlu hale gelen bu cihaz çoğu kişi için bilinmezlerle dolu.AIS KLAS B Nedir? İngilizce Automatic Identification System kelimeleri
AIS Klas B Nedir? Kimlere, Ne Zaman Zorunlu Oluyor?
Bugünlerde özellikle küçük ticari teknelerde bir AIS telaşı yaşanmakta. Zorunlu hale gelen bu cihaz çoğu kişi için bilinmezlerle dolu.
AIS KLAS B Nedir?
İngilizce Automatic Identification System kelimelerinin kısaltmışı olan AIS’in kelime anlamı, Otomatik Tanımlama Sistemi’dir.
Basit olarak, karşıdaki geminin kimliğini belirten cihaz olarak nitelendirebiliriz. Diğer gemiler bu bilgileri görebileceği gibi, sahil istasyonları da bu bilgilere otomatik olarak ulaşabiliyorlar. Yani ana amaç, kimlik bilgisi. Bunun yanında tehlike sinyali, alarm gönderip alabilme özelliği, son 48 saatlik zaman-hız pozisyonlarını saklayabilme, son 15 günlük alarmları saklayabilme, kaza yangın bilgilendirme mesajları atabilme gibi ekstra özellikleri mevcut.
AIS cihazı ana hatlarıyla GPS ve VHF ünitelerinden oluşur. GPS cihazı ile alınan mevkii bilgileri VHF bandından sahil ve diğer gemilere gönderilir. Ayrıca, her montaj sırasında cihaza girilmiş olan geminin çağrı işareti, eni, boyu, MMSI kimlik numarası, IMO numarası ve mevkiisi sahil istasyonları ve gemilerle paylaşılır.
Ayrıca, Denizcilik Müsteşarlığı’nın ek talebi olan kart okuyucu özelliğine de sahip. Bu özellik ÖTV’siz yakıt kullanan tekneler için tasarlanmış. Bu kart ÖTV’siz defter yerine geçecek olup teknelerin aldığı yakıtın miktarını, nereden, ne zaman alındığını, teknenin bu yakıtı ne kadar sürede tüketeceği gibi bilgileri sınıflandırmak için kullanılacak.
Geçen yıllarda IMO- SOLAS kurallarına uygun Klas A modelleri tüm ticari teknelerde zorunlu oldu ve monte edildi. Ancak, şu anda başta kart okuyucu olmak üzere Denizcilik Müsteşarlığı’nın belirlediği ekstra teknik özellikler nedeniyle ithal Klas B AIS ürünleri pazarda yerini alamamakta. Cihazı bulundurmak zorunda olan tekneler, ilgili tarihlerde yerli üretim ve Denizcilik Müsteşarlığı onaylı cihazları satın almak zorundalar. Şu ana kadar 1 yerli marka bu onayı almış olup 2. yeni cihaz onay safhasındadır. Üreticilere gore önümüzdeki 1-2 hafta içinde onay alınacaktır.
Hangi Tekneler Klas B AIS Satın Almak Zorunda?
11 Eylül 2007 tarihli ve 26640 sayılı Resmi Gazete’de yayınlandığı şekliyle;
Madde 6 – (1) Aşağıdaki gemiler 1 Ocak 2008 tarihinden (bu tarih daha sonra 1 Temmuz 2008’e ertelendi) itibaren AIS Klas-B CS cihazı ile donatılacaktır.
a) SOLAS kapsamına giren, uluslararası sefer yapmayan 500 GT veya üzeri tüm yük gemileri,
b) İstanbul ve Çanakkale Boğazları ile Marmara Denizi’nde;
1) Düzenli sefer yapan 12 ve üzeri yolcu taşıyan tüm yolcu gemileri (SOLAS kapsamına giren ve uluslararası sefer yapmayan tüm yolcu gemileri dahil),
2) Askeri gemiler hariç, arama kurtarma faaliyeti yürüten gemiler,
3) Ticari yatlar, kılavuz, römorkör, acente ve gemilere hizmet veren tüm ticari gemiler,
4) Tehlikeli yük taşıyan gemiler.
(2) Aşağıdaki gemiler 2008 yılı içerisindeki ilk belgelendirilmelerinde AIS Klas-B CS cihazı ile donatılmış olacaklardır.
a) Özel tekneler ve ardışık liman seferi yapan balıkçı gemileri hariç, boyu ve cinsine bakılmaksızın liman sefer bölgesini aşarak sefer yapan tüm gemiler,
b) Askeri gemiler hariç arama kurtarma faaliyeti yürüten gemiler,
c) Kılavuz, römorkör, acente ve gemilere hizmet veren tüm ticari gemiler,
ç) Tehlikeli yük taşıyan tüm gemiler,
(3) Aşağıdaki gemiler 2009 yılı içerisindeki ilk belgelendirilmelerinde AIS Klas-B CS cihazı ile donatılmış olacaklardır.
a) Liman seferi ve/veya ardışık liman seferi yapan tam boyu 15 metre ve üzeri tüm balıkçı gemileri,
b) Liman seferi yapan tam boyu 10 metre ve üzeri ticari yatlar,
c) Tam boyu 10 metre ve üzeri olan ve yat işletme belgesi alarak faaliyette bulunan yabancı bayraklı yatlar,
ç) Köyceğiz Gölü, Dalyan Kanalı’nda çalışan gemiler ile denizde çalışan açık güverteli sandal tipi yolcu motorları hariç olmak üzere, liman seferi yapan ve 12’den fazla yolcu taşıyan tüm yolcu gemileri.
Piyasalarda Karışıklık ve Tedirginlik :
Buraya kadar her şey normal gözüküyor. Yalnızca yukardaki satır aralarında belirttiğimiz birkaç nedenden dolayı piyasalarda bir karışıklık söz konusu. Konuyu açayım.
Denizcilik Müsteşarlığı yukarıda da belirttiğim üzere Türkiye’nin konumunu düşünerek ekstra teknik özellikler talep etmekde. İthal ürünler bu şartları sağlamadığından piyasadan çekilmek zorunda kaldılar. Yani bu günkü koşullarda ithalatçı firmalar Türkiye’de AIS Klas B cihazını takmaya zorunlu tekne pazarında yer alamayacaklar. Bu güne kadar deniz elektroniği ithal edip ona gore bayii zinciri ve servis ağı oluşturan firmalar bu durumdan oldukça rahatsız oldular.
Diyebiliriz ki tamam bu malı da sadece yerli üreticilerden alalım ne var ? O zamanda şöyle bir durum ortaya çıkıyor :
Olaya AIS almak zorunda olan tekne sahipleri açısından bakarsak, son takma tarihi şu anda 1 Temmuz 2008 olmasına rağmen DENİZE ELVERİŞLİLİK BELGESİNİN süresi dolan teknelerin bu belgesi cihaz takılana kadar yenilenmiyor. Tekne sahipleri cihaz almaya yönlendiriliyor. Fakat şu ana kadar yanlızca 1 firma onay almış durumda. Bu da rekabet şartlarına uymayan bir durum yaratıyor. Bu firmada cihaz fiyatı bu işlerin başında Denizcilik Müsteşarlığının öngördüğü fiyatlardan ve ithal ürünlerden daha yüksek. Bu durumda tekne sahipleri zarar etmemek amacıyla belgeleri için geçici uzatma alıp yeni ürünleri merakla beklemekteler. Bu da onlar için ekstra bürokratik işlem demek ve bundan rahatsızlar.
Olaya Denizcilik Müsteşarlığı tarafından bakarsak, olumlu düşünerek Türkiye’de deniz elektroniği alanında üretimin desteklenmesi amacıyla bir adım attılar. Yalnız cihazların istenen zamanda yetişmemesi ve yüksek maliyet beklemedikleri bir durum yarattı. Bu durumda en azından zamanı uzatıp diğer üreticilerin piyasaya girmesini bekleyip rekabet ortamı oluşmasını, tekne sahiplerinin ürün seçerken en azından 2-3 markayı değerlendirmesini sağlamalıydı. Aslında zamanı 1 Ocak’tan 1 Temmuza uzattılar. Ama bu uzatmayı son anda yaptılar ve bir çok tekne sahibi tek marka ile anlaşma imzalamak zorunda kaldı. Yani piyasaya girecek malların durumu yakından incelenip uzatma verilecekse tüketici son anda değil önceden haberdar edilmelidir.
Olaya İthalatçılar yönüyle bakarsak,onlar da rahatsızlar. Yıllardır bu sektöre yaptıkları yatırım sonucu oluşan pazarda devre dışı kalmak zorlarına gidiyor. Ayrıca iddialarına gore bazı üreticiler yurt dışından sadece parçaları getirtip burada birleştirerek yerli üretim gibi satmaktalar.. Ayrıca cihazların fiyatı da ithallere gore yüksek olduğundan, rekabet ortamı ortadan kalkıp tüketicinin zarar gördüğünü ileri sürmekteler.
Olaya Yerli üreticiler tarafından bakarsak, risk alıp sıfırdan üretim işine soyundular. Kimisi montaj ağırlıklı kimisi üretim ağırlıklı bu işe başladı, para yatırdı. Bir tanesi önce onayı alıp piyasaya girdi. Diğerleri ise onay safhasında ve piyasaya girmeye çalışıyorlar. Piyasaya önce giren istediği fiyatta ve satış koşullarında malını pazarlamaya soyundu. Diğer firmalar da bu durma karşı atak olarak fiyat deklerasyonunda bulunup karşı atağa geçtiler ve onayı beklemekteler. Bir yandan da bayi ağı oluşturarak teknelere montaj ve satış işini organize etmeye çalışmaktalar.
Anlayacağınız herkesin işi zor..