Celalettin Erol’un Ardından
SON EFSANE DE GÖÇTÜ
Yıl ...1938 Kabataş lisesini o yıl bitiren genç Celalettin, bundan sonra ne yapacağını,
hangi mesleği seçeceğini düşünüp dururken, bir sabah kahvaltı esnasında, göz gezdirdiği
Cumhuriyet gazetesindeki bir ilan ilgisini çeker ve merakla okumaya başlar.
İlan şöyledir;
" Pendik’te inşa edilecek tersanede avdetlerinde çalıştırılmak üzere lise mezunu gençler,
Mühendislik eğitimi için yurt dışına üniversite eğitimine gönderileceklerdir.
Seçme imtihanı, aşağıda yazılı gün ve saatte Camialtı Tersanesinde yapılacaktır.
Denizbank Gnl.Md.lüğü
Gazetede yazılı bu ilanı fark edip okumuş olmak, genç Celalettin’in bundan sonraki hayatını
tamamen değiştirecektir. Camialtı Tersanesinde yapılan imtihana girerek kazanan Celalettin,
diğer talebelerle birlikte ilkönce bir süre Haliç Tersanesinde staj gördükten sonra Almanya’ya
gönderilirler. Almanya’da başlayan 2. Dünya harbi nedeni ile tahsil imkânı zorlaşınca tekrar
İstanbul’a çağrılan talebeler, Bu defa tekrar Haliçte staj gördükten sonra İngiltere’de tahsillerine devam etmeleri için İngiltere'ye gönderilirler.
Celalettin Erol, İngiltere'ye daha önce gönderilmiş olan Galatasaray Lisesinin birincisi ve ikincisi Nedret Utkan ve Sadullah Bigat'la tanışır. Tanıştıktan sonra da ayrı, ayrı üniversitelerde
okudukları halde birbirlerinden hiç ayrılmazlalar, dostlukları ömür boyu devam eder.
Her üçü de okudukları Üniversiteleri üstün derecelerle bitirip bir süre İngiltere’de çalıştıktan sonra;
Nedret Utkan 1945' te
Sadullah Bigat 1946' da
Celalettin Erol da 1947' de
Türkiye'ye mecburi hizmetlerini yapmak üzere avdet ederler.
Bu pırıl, pırıl bu üç genç mühendis, Pendik Tersanesi henüz ortada olmadığı için mevcut tersanelerde göreve başlatılırlar.
Bu üç genç mühendis,
-Sağlam karakterleri
-Çalışkanlıkları
-Parlak zekâları
-üstün mesleki bilgileri
-Dürüstlükleri
-ve başarılı idarecilik kabiliyetleri ile diğer mühendisler arasında temayüz etmişler ve yıldız gibi parlamışlardır.
Nitekim
İlk önce Nedret Utkan, sonra da Celalettin Erol, tersanelerde bütün kademelerde başarı ile çalıştıktan sonra Haliç Tersanesi Müdürlüğü, İşletme Md. Lüklerinden sonra Gnl.Md.Yrd.cılığı
ve Gnl. md.lük görevlerini başarı ile yapmışlar ve Denizcilik Bankası tarihinde derin izler bırakmışlardır.
Sadullah Bigat da mecburi hizmetini tamamladıktan sonra özel sektöre geçmiş ve gemi inşa sanayimizin gelişmesi için önemli katkılarda bulunmuştur.
Bu üç emsalsiz mühendis ve idareci,
Denizcilik Bankası tarihine ve Gemi inşa sanayimize adlarını altın harflerle yazdırmışlar ve üçü de efsane mühendisler ve idareciler olarak anılmayı fazlası ile hak etmişlerdir.
Bu üç efsaneden,
Nedret Utkan 1994 de 77 yaşında
Sadullah Bigat 2011'de 94 yaşında
ve nihayet, son efsane olarak,
Celalettin Erol ağabeyimizde 2017 de 97 yaşında aramızdan ayrılarak efsaneler devrini kapatmıştır.
Her üçünü de yakından tanımış, her üçünden de çok şey öğrenmiş, her üçüne de manen çok borçlu olduğum bu değerli büyüklerin sonuncusu Celalettin ağabeyin vefatı ile kendimi çok yalnız hissediyorum ve çok büyük üzüntü duyuyorum.
Acaba Dünya'ya böyle bir üçlü bir daha gelir mi diye merak ediyorum.
Başta acısını taze yaşadığımız Celalettin Ağabey'e ve yeni kaybettiğimiz Sevgili Nuran Yenge' ye Allahtan rahmet diliyorum. Erol ailesinin acılarını da derin bir üzüntüyle paylaşıyorum.
Bu vesile ile de Sevgili Nedret Utkan büyüğüme, Sadullah Ağabey’e rahmet diliyorum. Her üç efsane büyüğümüzü saygı ve minnetle yâd ediyorum. Hepsinin aziz ruhları şad olsun. Nurlar içinde yatsınlar, büyük ve güzel insanlar.