1990 yıllarının sonlarıydı.. 2000 yılına  3  (sene) kala   sürüp giden zamanın içinde   bir taraflara  yürüyor öte yandan  3 yıl sonra yeni bir yüzyıla şahit olabilmenin merakında geziniyorduk..Tüm gezegeni  2000  yılının ilk dakikalarında  neler olacağı sorusu hafiften ama artan bir ivmeyle meşgul etmeye başlamıştı..Hepimiz  bilgisayar uzmanı kesilmiş , birden bire 0 ve 1 rakamlarının önemini kavramış , bilgisayarların gece yarısını 1 saniye geçe  çökmesine kafayı takmış  , benzin istasyonları çalışmasa ne yaparız a endişelenir, paramızı ATM  den çekemezsek ne halt ederiz i düşünüp,  uçaklar inip kalkmazsa ne olur sorularıyla  bir asır ı geride bırakmaya öyle veya böyle güya hazırlanıyorduk..

 

Kendi yarattığımız hafiften korku dolu şehir efsaneleri  ile zamanımızı geçirirken bir gün  baktık ki ülkemiz denizciliğinde bana göre “Devrim” gibi bir adım atılmış  (alfabetik sıraya göre) Kalkavan ve Yardımcı ailelerinin birlikte kurduğu adının başında Türk olan İngilizcesi malumunuz “Turk” olan TURKON Line dünya denizlerinde düzenli konteynır taşımacılık seferlerine başlamak için hazırlıklarını tamamlamıştı..Yani bazılarımız evrensel zırvalıklarla değil adam gibi işlerle uğraşıyordu bu ara..  Yanılmıyorsam yıl hala 1997..Ve ne alaka diyeceksiniz ama Galatasaray  New jersey de bir futbol mücadelesine çıkarken aynı saatlerde Turkon Line ın ABD ye ilk seferini yapan gemisi New Jersey nin Newark Limanına yanaşıyordu..Ve Metin Kalkavan ağabey de çok sevdiği Galatasaray ı seyretmek yerine  bilemediniz 20  dolu konteynırla ABD  ye gelen ilk Turkon Line gemisinin halatını almak için limanda bekliyordu.. 

 

Ve aradan yıllar geçti..Tam tamına 15 sene ..Dile kolay..Bu zaman diliminde bir nesil   ya kenara çekilerek ya da bir üst basamağa geçip kendinden sonra gelene yer açarak görev devreder gelişmiş ülkelerde....Yani toplumun üretim dişlisinde bir tırnak atar ve  o büyük çark 15 senede değişim denen döngüde küçük ama önemli bir yol almış olur..

 

Neden Turkon Line şimdi  peki ? Dün  Turkon Line ın “Containerization International of Regional Carrier of the year 2012”  ödülünü aldığını öğrendim..Ve bu haber duyulsun istedim..

 

Hemen şunu söyleyeyim kararı veren Jüri, şirketlerin yeteneklerine , gayretlerine , yenilikçi ve yaratıcı yanlarına bakarken ,  güvenli çalışma & taşıma koşullarını yaratıp yaratmadığını değerlendirip çevreye , yeşile saygılı olma yükümlülüklerini de yerine getirip getirmediğini incelemektedir..Ve  bu koşullara haiz olan  taşıma şirketlerinin en iyisine bu ödül verilmektedir...Yaptığınız  işte sorunları çözebilecek zekanız, hizmet kalitesini en üst düzeye çıkaracak yeteneğiniz olacak ve bu konu da  çabalarınız süreklilik kazanacak , yenilikçi ve yaratıcı olup insanın , geminin, taşıdığınız yükün emniyetini öncelik olarak görürken çevre dostu olmanın gereklerini de yerine getireceksiniz..Bunlar bir satırda yazılsa da akşamdan sabaha yapılacak şeyler değildir..İnsana yatırım isteyen , eşyaya yatırım isteyen, emek isteyen , sabır isteyen, devamlılık isteyen daha bir çok şey isteyen başarılardır..

 

TURKON Line küresel krizin acımasız ve aniden çıkan kasırgasının yıkıcı etkilerine , yaprağın kımıldamadığı krizin devam eden dönemlerinde  büyük oyuncuların 1 dolara konteynır taşıyıp piyasada tekel olma hamlelerine  ve de kasırga sonrası halen gelmeye devam eden durgun ekonominin güçlü “kürese ölü denizlerine”  rağmen varlığını ödül alarak , 2012 yılının kendi bölgesinde tescil edilmiş  bir numarası olarak sürdürmekte..En güçlü fırtınalarda bile  var oluş gerçekliği  inancın, kararlılığın, istikrarın ve vazgeçmemenin yarattığı ruhsal güç ile  üst düzey bilgi ve donanıma sahip, eğitimli, yabancı lisanı güçlü ama denizde ama karada çalışanların Turkon Line ile olan gönül bağlarının ve  uzun yıllar birlikte yola devam etmelerinin reel  sonucudur..Başka türlü olmaz..Ya da ancak filmler de olur..

 

Metin ağabey ile  uzun yıllar oldu görüşmüyoruz...Kendisini “sektörün okulu olmaz” diye eleştirmiştim bir yazımda ..O konuda fikir ayrılığımız devam etmekte sanıyorum . Yaşam da fikir ayrılıkları olacak tabii ki ama başarılara da başkaca konularda fikir ayrılığımız var diye gözümüzü kapamayacağız..Sırtımızı dönüp görmezlikten gelmeyeceğiz..Bu bağlamda başkaca Türk şirketlerinin başarılarını da yeri zamanı geldiğinde hiçbir hesap kitabın içine girmeden  yazarım..

 

Konuya dönelim ; 15 sene önce limanda ABD ye gelen ilk gemisinin halatını bekleyen genç adam şimdi böyle bir ödüle layık görülen bir şirketin   onurlu Kaptanı olmasının keyfini inşallah ailesi ve çalışanları ile birlikte yaşamaktadır..Turkon Line markası  dünya limanlarına yaptıkları düzenli seferlerin  yarattığı “tekrarın gücü” ile  mendirek ağzında ki fenerlere, limanların yorgun dalga kıran duvarlarına,  boğazlara, kanallara, dünya denizlerine  ve  milyonlarca insanının zihnine  çoktan kazındı zaten...  "Containerization International of Regional Carrier of the year 2012" ödülü bu başarının  tescilidir...

 

Turkon Line ve dünya üzerinde ki  bütün denizcilerin, ırk, dil, din v.s. ayrımı olmadan  yolları açık olsun.. Allah selamet versin..

 

Kemal Murat Güler